Saved as Turkish Windows Latin from *.doc GÖÇEN ZAMAN Güneşin iki yüzü aydın Ayın görünen yüzü Kördüğüm var ya serde Felek çemberinde parlaş dolaş Kuşlar gibi uçar Göçer zaman & Ay sorar Dünya'ya nasıl kavuşuruz ahirlik  kovalattın miskin mahal peşinsıra köşebucak Dünya yanıtlar: iki yüzüm var biri karanlık bilmen kimi yakar kimdir yanık ---- HA BEN Ha sen Abdullah, ademoğlu kul badem. Haçen Abudullah, berberi cündü’l Kur’an. Haçan abdullah, tanrı tanımaz tağut. Ya olduğun gibi görüm, ya da olduğum gibi görün. ---- KENDİNİ ARAMA ADEM İki nokta arası doğru senle başlar senle biter, Merkezinde Tanrı suyu içen kendini kaybeder. İki nokta arası çember sende başlar sana döner, Merkezinde insan soyu bulan Tanrı'yı kaybeder.   Tanrı'ya bakınma adem gören kendini kaybetti, Kendini arama adem bulan Tanrı'yı kaybetti. Tanrı'n seni de terk eder Tanrı seni de kaybeder. ---- SOĞUKLAR BAŞLARKEN Köstebek sorar kaplumbağaya, nasıl geçireceğiz bu kışı? Yağmurlar daha çok, kar daha çok. Kaplumbağa yanıtlar: seve seve birbirimizi biraz daha çok. ---- SÜRGÜN KIZ KULESİ Cesurca yaşıyorum çoğu zaman.. bir çınar ağacıyım, bir saat eksik yaşasam ne olur bir saat fazla. Gölgem uzuyor derken.. güneş batmayı versin, gözlerin yeşerir gözlerimde, yaşarmaya başlarım.. Toprağa sarılmak için Nevruz çiğlerine mecbur, cılız bir gelincik çiçeğiyim. Hür hissediyorum çoğu zaman.. bir dağ kurduyum, nerede sabahlamışsam orada akşam. Gece oluyor derken.. yıldızlar kaymaya görsün, adın saplanır aklıma, ulumaya başlarım.. Tutsağı olduğu ışığa pırpırlanmaya hasret, kanadı kırık bir ateş böceğiyim. Kalabalığım çoğu zaman.. İstanbul gibiyim, bir kişi eksik olsam ne yazar bir kişi fazla. Güneş doğuyor derken.. sokak lambaları sönmeyi versin, hayalin çöker hayallerime, ıssızlığına uyanırım.. Karabataklara pinek olmaya ilelebet mahkum, sürgün bir kız kulesiyim. ---- HİÇ BÜYÜMEYEN ÇOCUK Hiç büyümeyen bir çocuk var içimde, hayallerini hep sana çıtan, Aşka terk edilmiş bir çocuk, anneden öksüz baba şefkatiyle ayakta, yüzüne fukara, sevgine dilenci.. herşeyine çingene. Hiç büyümeyen bir çocuk var içimde, karanlık düşüncelerde kaybolmuş. Tasmasını kırmış bir çocuk, salya sümük nefes nefese, sana mahkum, aşkına gardiyan.. gözlerinde müebbet hapis. Hiç büyümeyen bir çocuk var içimde, aşk orucunda bir çocuk, büyümeden ölmek isteyen, sana aç, sana susuz.. sana aşksamış. ---- HİÇ BİLME Bilme, rüyalarımdasın Kalbimin atası, çehremin gülesi yok.. bilme Hiç bilme mutsuz olduğumu Hala ölmek istiyorum hala.. hiç bilme Bilme.. göresidiğimi Hayallerim İstanbul'da, İstanbul başucumda, bilme Hiç bilme ağladığımı.. hasretliğimi Buram buram seni özlediğimi.. hiç bilme. Bilme.. yalnızlığımı Yalnızlığım giderek artmakta, bilme. Hiç bilme nerede, ne hallerdeyim, hangi buhranlardayım Aşk acısı çeken iyileşmek istemez.. hiç bilme. Hiç bilme yaşadığımı Yaşıyorsam öyleyse varsın, hiç bilme.. ---- GİTME KAL Gidersen, ne gündüzüm kalır ne de gecem Günah dolar, hem gündüzüm hem de gecem Hala hayallerimde, hala sen varsın Kalbime kazılmış adın; gitme kal. Gidersen cehennem olur sonrası Bakar kör olurum, kör bakarım; gitme kal. Kime sorar, nerede bulurum seni Gidersen ölüm gelir üstüme; gitme kal. ---- ARKA MAHALLE Bugünde yangın var arka mahallede Dünkü kadar sıcak, ondan daha yangın Kimseler görmedi yine, sen görmedin Kimseler bilmedi yine, sen bilmedin. Her yangını aynı yangın sanma Her yangını başka bir yangın bu mahallenin Yangınına yangın kattığım, yangınıma merhem sandığım Bir tek sen varsın, yangınından kurtulamadığım. Bu yangın bu mahalleden hiç gitmez Böyle yangına göz yaşlarım hayretmez Arka mahallem yanıyor, ağlıyor içindeki daha körpe Ben ben oldum seni sevdim, sen sen ol seni hiç sevme. ---- AŞK KÖR KARANLIK BİR KUYU Aşk, kör karanlık bir kuyu sevgili Karanlığında sadece benim olduğum. Bu öyle bir karanlık ki, gözüm kapatıp uyuyamıyorum. Çünkü benim karanlığımda sadece sen varsın sevgili Bir karanlıkta kendimi, diğerinde yitik sevdamı arıyorum. Hayallerimi ise aynı karanlıkta kaybettim, hakeza bulamıyorum.. Aşkın öylesine duruyduki sevgili Kalp atışlarımın attığı noktam, nefes almamı sağlayandı. Sevginin resmettiği sevgili, sevginin yöneltildiği sevgiliden farklıydı. Aşk adresini yitirmiş bir sevgiydi bende Sevgi ise benim sende fani olduğumdu. Aşkın sahip olduğum tek şeydi sevgili.. Ama o tekşey.. O birşey, benim herşeyimdi. ---- ÖLÜYÜM BEN İNSANLAR ARASINDA Ölüm bir pencere, gece karanlığında Bakar korkarsın, korkar bakar, Yıldızlar altında, geceden geceye Sen ona sinersin, o içine dolar. Dost olmaz kimseye, yalnızlığından İçten içe gülerken haline, Aslında göz kırpar, sinsice ölüme. İnançsızlık, boşvermişlik ve ölüm Herkesin karşısında titrediği kader! Seni sevmek güzelim, ölümden de beter. Yalnızım ama insanlar arasında Sensizim hala, batık dünyamda Hiç solumuyor, yaşamıyor gibiysem eğer Ölmeden evvel ölmüşüm ben, Yaşarken ölmüşüm! Ölüyüm ben, insanlar arasında.. ---- KARANLIK VE GÖKYÜZÜ Gökyüzüne bakmak, ama nereye kadar? Bağrındadır hayatın tüm anlamlılığı, Derinliklerinde saklıdır yaşamın sırları. Ay, yıldızlar, karanlık.. Bir ürperdidir salınır benliklerimize. Saklamaya çalışır gizlerini. Kim demiş ki hayat anlamlıdır? Gökyüzünden bihaber midir bunu söyleyenler. Neden gece bu kadar karanlık? Ulaşılamazlık var, bilinmezlik var, ama neden? Kim bilir.. Bakmak gökyüzüne, ama nereye kadar? Kümeler, sistemler, galaksiler.. Sonunda vardır yine karanlık. Düşünenler birşeyin çok iyi farkındadır Hayatın anlamsızlığı bu karanlıkta saklıdır. ---- MUTLULUK Mutluluk sevmek midir, yoksa sevilmek mi? Yoksa hem sevmek, hem de sevilmek mi? Her insan kendi kendini sever, kendince sevilir herkesten daha çok. Mutlu insan ölür, mutlu davranış unutulur ama ölmez mutluluk, Baki kalandır o, ölümlerde bile uyanık Mutlu değilse o zaman her insan, Mutluluk ne sevmektir ne de sevilmek. Görünmez buğdayda iş ve emek Görünür mü ya tasasız başa, acıyla katıksız aşa Varoluşu olmayan, varlığı söylenen mutluluk Olmazsa sonsuz, sonsuzca bölünen sonlu Mutluluk bölünmüş sonsuzdur sonsuza, ya da sonludur bölümüş sonluya Oysa seni sende öldüren, kendisiyle yaşatmış Oyleyse Tanrı'dır mutluluk, bulmayı, bilmeyi, susmayı gerektiren. ---- AŞK DEMEK Hayal kurmak demek başucunda aynı yastıkta, Kanatlanıp uçmak demek daldan dala pervasızca. Kenetlenmek demek ruh gibi bir bedende, Özgür olmak demek bahar gibi bir çiçekte. Hasret çekmek demek umut dolu her nefeste, Göz yaşı dökmek demek her şarkıda her seferde. Yaşama tutunmak demek bir ömürde bin ömürce, Yaşlanmak demek bir gönülde bir gönülle.  ---- Tanrı’yı kaybetmeyen kendini, kendini kaybetmeyen de Tanrı’yı bulamaz. Kendi du?şen serbest du?şer. Kendini arayan adam – Ben kalbindeyim Tanrı’nın.